Sonntag, 27. November 2016

#FatmaAfifeGürsoy#Deniz-Fırtına

"Ben sana denize açılma demiyorum. 
Açılacak olursan tufana bile katlan, diyorum" 
demiş Aşık!
Ama insan olarak yüzme bilsek dahi, derin sular da boğulabileceğimiz aklımıza dahi gelmiyor maalesef.
Suyun sıcak havada ki serinliğine ve ferahlatıcı özelliğine müptelayız ve  buda hoşumuza gidiyor.
Açıktan koyuya giden maviliğine aşık oluyor ve gökyüzünün suda yansımasın da kendimizi derin suyun içindeyken göklere çıkmışız gibi hissediyoruz. 
Gök kubbenin, yerleri ayna gibi örten su ile  buluşmasını  yaşıyor gibiyiz sanki beraberce .
Suda ki dalğaların sesi ve kulağımıza yankı yapan, denizin içinden gelen sesler ise hem güven hissi veriyor içimize, hem de merakımızı uyarıyor ve dalgalar bizi beşşik gibi sallarken,
Annemizin karnında ki halimizi hatırlatıyor ve huzurlu bir dönemi yaşattığını hissediyoruz, belkide bize.
Bu sarhoşlukla, bu  duygularımızın ayuka çıkmış haliyle, derinlere açıldığımızın farkına dahi varamıyoruz o mest olmuş anımız da.
Güneş üzerimiz de, bizi ve suyu ısıtırken, hiç aklımıza, havanın birden bozabileceği ve bir an da fırtına çıkabileceği gelmiyor nedense!
Önemli olan kıyıdan ne kadar uzaklaşmış olduğumuzu fark etmemiz aslında.
Öyle bir fırtına da geri sahile yetişecek kuvvetimiz kalacak mı bakalım.
Yoksa en küçük fırtına da boğulmaya adaymıyız.
Kaldı ki Aşığın deği gibi Tufana dahi katlanmaya gücümüz var mı!
Boyundan derin suya girme dememişmiydi geçmişte hiç kimse sana!

F.A.G
#FatmaAfifeGürsoy#Deniz-Fırtına
27.11.2016

F.A#FatmaAfifeGürsoy#Babamın-Kapıları

"Sakın bilmediğin Kapıları merak edipte açmayasın!
İçeri hele hiç girmeyesin!
İçeride görebileceğin
seni şaşırtabilir ve içerden belki birdaha çıkamazsın.
Kapı belki üzerine kapanır, belkide çıkarsın ama o kapıyı  bir daha kapatamazsın.
Pişman olursun sonunda ama zamanı geri çeviremezsin!",
derdi rahmetli Babam bana.
Sana hak vermemek olur mu Babacığım!
Sen ölünce, ben senin ardında bıraktığın tüm kapıları dahi kapattım!
Ama bir mavi kapı kendiliğinden açıldı hiç ummadığım bir an da, hiç beklemediğim bir mekan da.
Ben merakımı yenemedim ve sen öldün diye seni o an dinlemedim ve içeriye de girdim bilesin!
Darılma bana olur mu?
Dediğin gibi de oldu.
İçerde gördüklerime şaştım kaldım.
İçerden çıkabildim ama ben eski ben değilim artık Babacığım.
İyi mi oldu kötü mü onuda şu an bilemiyorum!
Sen yaşasaydın keşke ve sana sarılıp seni öpseydim!
Ama Sen yerinde rahat ol çünkü ne
Seni ne de sözlerini unuttum.
Hatta hâlâ sözlerini dinliyorum ve dediklerine de çoğu zaman uyuyorum.
Allah senden razı olsun ne güzel Babaydın!
Hiç çözüme ulaşmayan bir yol, dermanı olmayan bir dert yoktu senin hayatın da!
Ama bu arada senin başka bir sözünün de doğru olduğunu öğrendim Babacığım
"bir musibetin bin Nasihatten iyi", olduğunu.!
Bu söz senin en çok söylediğin sözlerden biri değilmiydi!

F.A.G.
#FatmaAfifeGürsoy#Babamın-Kapıları
27.11.2016

#FatmaAfifeGürsoy#Çiçek-Bahar

Seni arayıp, sana dertlerimi, sevinçlerimi, duygularımı, üzüntülerimi, gözüme ve gönlüme çarpanları anlatmak için
imkanım yok artık biliyorum.
"Bir çiçekle Bahar gelmez!" derdin ya hani !
Çok haklısın Anneciğim, 
bir çiçek bir kelebeğin hayatını kurtarabilir,
demek istiyorum şimdi sana ama beni duyamazsın artık.
Şu devirde herşey hormonlu ve GDO'lu oldu. Her tarafta genetiğiyle oynanmış çiçek türleri dolu!
 Eskisi gibi rüzgar da  kendiliğinden  serpilen tohumlar pek kalmadı çevremiz de.
Tıpkı eski insanların ve arkadaşlıklarının kalmadığı gibi, bitti orijinallikler.
Çiçekler'de bozuldu Tabiat'ta.
Kelebekler Arılar ölüyor artık.
Nesilleri kuruyor o güzelim kelebeklerin ve çalışkan bal arılarının, yedikleri çiçek polenlerinin yüzünden.
Genetiği ile oynanmış Çiçekler, sadece eskisinden daha uzun daha renkli, daha güzel ve gösterişli  açıyor artık.
Ama Hiçbirinin ne tadı var ne kokusu ne de eski etkisi.
O yüzden Anneciğim
En azından bir kelebek, ömründe bir hakiki çiçekle tanışma fırsatı bulsun ve sahte çiçeklerin farkını fark etsin derim!
Bir hakiki çiçek açsın da 
tabiat'ta, senin bu dediğin "Bahar" da hiç gelmesin isterse !
Farkı fark edipte ölsün, ölecekse bu kelebek !

27.11.2016
F.A.G.
#FatmaAfifeGürsoy#Çiçek-Bahar

#FatmaAfifeGürsoy#Susmak

Bazen sadece susmak gerek.!Dinlemiş olduğun sesi, hatırlayıp güzelliğine müptela olmak gerek!
Hayal deryasına dalıp, derinler de kaybolmak gerek!
Deryanın içinin, dünyanın içinden güzel olduğunu fark etmek gerek!
Hayatı tanımakla övünmenin yerine, tanımadığın hayatla tanışmak gerek!
Dünyada her gördüğün güzele aşık olmak değil, 
aşık olduğun kişinin, dünyada en güzel varlık olduğuna inanmak gerek!
Bazen sadece susmak gerek!
Çok uzaklara bir anda varmanın mümkün olduğunu anlamak gerek!
Sevginin mesafeyle değil, gönülle alakalı olduğunu bilmek gerek!
Yaşarken hergün ölmek yerine, Sevgiliyle beraber ölmenin eftal olduğuna inanmak gerek!
Hayat sevince güzel diyebilmek gerek!
Başkasının sevgisine muhtaç olarak yaşamak değil,
kendi sevginden emin olman gerek!
Seni seviyorum demenin, cesarete bağlı olduğunu bilmek gerek!
Diyemiyorsan eğer...
O zaman susmak, susmak. ölene dek susmak gerek!

F.A.G.
#FatmaAfifeGürsoy#Susmak
24.11.2016

FatmaAfifeGürsoy#Yörük-kızı

Ben dağlar da yörük kızı olmak isterdim!
Herçeşit çiçeği toplayıp, başıma tac derdime ilac etmek isterdim.
Sırt üstü yatıp bulutları seyretmek isterdim.
Saçımın rüzgar da savrulmasını ve dağılan saçlarımı sevdiğimin okşamasını isterdim.
Yağmurda sevdiğime sarılıp sırılsıklam olmak isterdim.
Sabahları taze süt sağmak en güzel bardakla en sevdiğime elimle içirmek isterdim.
Çadırda soğuk gecelerde Üzerime koyun yününden yorganımı çekip sevdiğim nefesini ve kulağıma fısıldadıklarını dinlemek isterdim.
O dağlara kış gelmeden ovalara inmek isterdim.
Bayırlardan sevdiğimle aşağı yuvarlanmak isterdim.
Tüm çiçeklerin kokusunun arasında sevdiğimin göğsünde dünyadan uzak ve sadece dünyamız da yaşamak isterdim.
İnsanın isteklerinin olmadığını öğrendim!
Sadece Allahın istediğinin ve bana layık gördüğünün olduğunu gördüm!
O herşeyi hakkıyla bilendir dedim ve Rabbime teslim oldum!

"De ki: 
Mülkün sahibi olan Allah’ım, sen mülkü dilediğine verir, dilediğinden geri alırsın. Dilediğini yüceltir, dilediğini de alçaltırsın."
[Al-i İmran 26]

F.A.G.
#FatmaAfifeGürsoy#Yörük-kızı
25.11.2016



#FatmaAfifeGürsoy#Halk-Aşıkları

Bizim kültürümüz de kavuşan Halk aşıkları varmı acaba, diye sordum kendime !
Neden hiç kavuşmamışlar?
Neden istenilmiyor böyle bir mutlu son?
Yoksa kavuşanlar varda duyurmuyorlar mı onları İnsanlara ?
Yada Gerçek hayatta yok mu Aşk?
Yoksa Aşk sadece beyinde bir saplantımı?
Sevgiliye erişilemediği sürece mi hasret çeker insan?
Kavuşunca biter mi bu duygular?
Yoksa daha da artarmı Aşk sarhoşluğu ve kara sevdalar?
Sevdiğine kavuşunca ölmek mi gerek?
Yoksa mutluluktan havalara uçmak mı gerek?
Ölmekle uçmak aynısı oluverirse bir an da eğer..
İlk kavuştuğun, ilk gözgöze geldiğin, ilk gördüğün, ilk kokladığın, ilk sarıldığı an birden 
Son baktığın, son gördüğün, son kokladığın, son sarıldığın anmış meğer.
İşte o an ....
Sevgiliyle ya özleşmeye 
ya da ölmeye değer!

F.A.G.
#FatmaAfifeGürsoy#Halk-Aşıkları
25.11.2016

#FatmaAfifeGürsoy#Dost

Bir Dost bulamadım gün akşam oldu....

Gündüzler aydınlık olsa ne olur ki, konuşacak insan gerek insana.Dertleşeceğin bir dost lazım.
Dost demişken!
Arkadaşlar doğuda "Dost"
lafı başka bir mana taşıyor!!!
Bir kadının Dostu olamaz!
Bir kadının Dost'u, oralar da , sadece kocası olabilir!
Kocalar da Düşmanın yapmadığını yaparlar genel de hanımlarına!
Gece bu hanımlar Düşmanlarının yanın da yatarlar genelde!
Ya üzerine kuma getirmiştir Koca denen eş!
Ya berdel karşılığı verilmiştir kızcağız, tanımadığı iğrenç bir herife.
Ya başlık parası için evlendirilmiştir yaşça büyük bir erkekle.
Ya öksüz veya yetimdir ve başlarından atmak için vermişlerdir ilk isteyene!
Ya kuma olarak verilmiştir bir kadının üzerine.
Ya da sevip bir gence kaçmıştır ve bu Kocası da güzel günler geçince, kıza yapmadığını bırakmaz, çünkü o da bilir ki,
Kaçan kız geri evine dönemez!
Dönsede Genelde kuma diye başka adamın hanımının üzerine gider.
Yani çoğu kadın bu gibi nedenlerden dolayı sevmediği bir eş ile geçirir hayatını.
Şimdi böyle kızlar varmı oralar da bilmiyorum.
Ben Belediye de yabancı kadınlar için senelerce yaptığım danışma saatlerimden biliyorum bu olayları!
Bu kadınların yaşarken ölmüş gibi bir halleri vardı!
Herşeyden vazgeçmişlerdi ve genel de çok ta çocuk dünyaya getirmişlerdi dünyaya. Bu çocukların çoğuda "İstemiyerek oldu" denen çocuklardır!
O kadınlar gecenin gelmesini hiç istemiyorlardı.
Nedense bu gün onları düşündüm hep.
Hayata küsmüş kadınlar!
Bu gece vakti derdinizi dinleyecek insan dahi bulamazsınız isteseniz de.
Dualarım sizlerle bu gece nedense!
İnşaAllah Rabbim sizi zor durumunuzdan kurtarsın demekten başka birşey gelmiyor şu anda elimden!



F.A.G.
#FatmaAfifeGürsoy#Dost
25.11.2016